“-Vay !... N’aber lan ?...”
Gel de işin içinden çık !...
Bu yarma herifi sanki daha önce hiç görmedim !...
Şöyle bir belleğimi yokladım…
Kel başına biraz saç kondurdum !...
Göbeğini hepten iptal edip, bedenini 48 ölçüye indiriverdim !...
Tüm bu kıyaklarıma rağmen herifçioğlunu bir türlü çıkartamıyorum !...
Belli, benim hafızamdaki “Top 1000”imde yok !...
Sırıttım zoraki, gecikmeli ve sıradan da olsa bir cevap vereyim bari dedim…
“-Valla yuvarlanıp gidiyoruz işte !...”
Adamın belli, vakti çok !...
“-Ayı Rahmi’yi görüyor musun ?...”
Şimdi de ayı sendromu çıktı ?…
Yahu zaten o hayvan familyasından memlekette yüz binlerce var !...
İşin içine bir de Rahmi karışınca içinden çıkılmaz bir vaziyet çıkıyor !...
Sallamak en iyisi ?…
“-Bilmem !... Sen görmüyor musun ?...”
………….
Kör uçuşu böyle sürüp, devam ederken bereket Lara minibüsü tıklım tıkış yanaştı da kendimi ter kokularının odağına atıverdim…
Herifçioğlu arkamdan devam ediyor !...
“-Bir gün telefon et, bana gel ki seni tatil köyümde bir hafta ağırlayayım !...”
Kapılar kapanırken arkamdan hareketlendi ve yırtınırcasına seslenerek ekledi !…
“-İyi ama telefonunu vermedin ki ?...”
Aklıma gelen bir GSM numarasını müthiş bir süratle saydım !...
Anlayamayacağından oldukça emindim !...
Cinslerinin ağır anlargillerden olduğunu biliyordum !...
……………….
Ancak kim olduğu konusunda beynimdeki derin sondajlar sonuç vermemesine rağmen münasebetsizce zaman aldı !...
Kendime, dahası beynime bir kızdım ki sormayın !... (Zaten sorduğunuz da yok !...)
Bu gibi durumlarda kabahati hemen beynimize yükleriz…
Yavaş yavaş bunama fantezileri yaratır, moral krizine gireriz… Oysa beynimiz, en vefalı ve emektar organlarımızdan birisidir… Ona hayatımız boyunca o kadar lüzumsuz şeyler yükleriz, hücrelerini şehit ederiz ki !... Günümüzün harikaları bilgisayarlar bile fazla yüklediğiniz zaman çökmüyorlar mı ?...
Galiba en iyisi, fuzuli, faydasız bilgileri hafızamıza kaydetmemek !...
Telefon numaraları, doğum günleri, birer kez gördüğümüz ama görmesek de olabilecek bir takım kişiler ve adları… Tuttuğumuz takımın gelmiş geçmiş kadroları, maç skorları, su ve elektrik sayaç numaraları, banka hesap numaraları, adresler… Melodi sözleri…
İşte tüm bunlara beynimize girmeleri için acımasız bir vize koyarsak, mevcutları da sınır dışı edersek orada epeyce boş yer yaratmış oluruz…
Bu kurtarılmış bölgelere de yaratıcı düşüncelerimizi salıverdik mi, bu düşüncelerimizin o geniş alanda koşuşarak ve yapacakları akrobatik hareketlerle bizlere neler kazandırabileceklerini hissedebiliyorum…
Yoksa, Allah hepimize uzun ömür ve şifa versin ama, bir gün ana belleğimiz dolar, ortalarda bir yerde kalır, kaldığınız yeri bile anlamakta güçlük çekersiniz !...
Bu gibi durumlarda sizlere “Bunak” yakıştırması yapanların görgüsüzlüğü ve terbiyesizliği ile beyninize verdiğiniz eza ve ceza birbirlerine karışır gider…
Hasan Uğur EPİRDEN