Kıbrıs’ta Rumların soydaşlarımıza soykırım yapmak için 21 Aralık 1963’te başlattıkları ve tarihe KANLI NOEL olarak geçen etnik temizlik hareketleri ile yapılan soykırım, her yıl Aralık ayının son haftasında düzenlenen etkinliklerle telin ediliyor. Kıbrıs’ı, Yunanistan ile birleştirmeyi planlayan ve adadaki çatışmaların başlangıcı olarak kabul edilen ‘Akritas Planı’ kapsamındaki ‘Kanlı Noel’ katliamları nedeniyle özel bir üstlenen, KKTC’nin Kurtuluş Kahramanı E. Tümgn. Cumhur Evcil, ZAFER BEY kod adıyla, 1974 öncesinde Kıbrıs Türkü’nü örgütleme çalışmaları içinde yer aldığını belirterek o günkü anılarını anlattı.Türk Mukavemet Teşkilatı’na bağlı olarak kurduğu MOHAÇ AKINCILARI kahramanlarıyla inanılmaz başarılar gerçekleştirdiklerini anlatan E. Tümgn. Cumhur Evcil Paşa derme çatma silahlarla Kıbrıs Türkü’nü korumaya çalıştıkları o karanlık günlerde Rumlarıb, “Bekledim de gelmedin” şarkıları söylediğini kendisinin ise MOHAÇ AKINCILARI’na “Birgün Türk ordusu mutlaka gelecek ve ben o gece elimde MOHAÇ AKINCILARI flamasıyla atlayacağım uçaktan.” Sözünü verdiğini söyledi.Şanlı bir direniş hikayesiydi Cumhur Paşa’nın Kıbrıs’ta başardıkları. Yaptığı başarılı planlamalarla sözünü tutan Cumhur Evcil Paşa, 20 Temmuz 1974 gecesi paraşütünü açıp, elinde MOHAÇ AKINCILARI flaması ile atladığını belirtti.Cumhur Evcil Paşa, 21 Aralık 1963 gecesi, Rumların savunmasız Kıbrıs Türküne soy kırım yaptığını Akritas Planı’nın uygulamaya konulduğunu ve 20 Temmuz 1974 Barış Harekâtı yapılana kadar Ada Türklerinin soykırıma varan katliamlarla yok edilmeye çalışıldığını anlattı.Rumların, ‘Akritas Planı’ kapsamındaki ‘Kanlı Noel’ katliamları ile o dönemde Kıbrıs Türkü’ne yaptıklarını hiçbir zaman unutmamamız gerektiğini belirten Cumhur Evcil Paşa, şöyle dedi: “Rum-Yunan ikilisinin Doğu Akdeniz’i paylaşma gayretlerini uzun bir süredir sadece seyrettiği zannedilen Türkiye Cumhuriyeti’nin, Crans Montana’dan sonra başlayan aktif tutumlarının, özellikle KKTC’de Sayın Ersin Tatar’ın başbakanlığı ile başlayan yeni dönemde etkili olmaya başladığını memnuniyetle izliyoruz. Artık araştırma ve sondaj gemilerimiz ve donanmamız; Rum-Yunan ikilisinin hak ve hukukumuzu gasp etmek peşinde koştuğu Mavi Vatan’da görev başındalar. Türkiye; geçtiğimiz günlerde, Libya ile Deniz Yetki Alanlarını sınırlandırma anlaşması yaparak Rum-Yunan ikilisinin Doğu Akdeniz’i paylaşma planlarına karşı önemli ve etkili bir atak yapmıştı. Şimdi de Kıbrıs’ta Geçitkale Hava Alanına insansız hava araçlarını (İHA) konuşlandırarak hem Rumlara misilleme yapmış hem de İHA’ları silahlandırabilme kabiliyeti ile bölgede stratejik yeni bir atağı da başlatmıştır.
Aslında bu önemli atakların, KKTC’de Sn. Ersin Tatar’ın başbakanlık döneminin hemen ardından, Türkiye ile çok daha ileri seviyede yakın bir işbirliğinin katkısı olduğunu değerlendiriyorum.”
Aslında bu önemli atakların, KKTC’de Sn. Ersin Tatar’ın başbakanlık döneminin hemen ardından, Türkiye ile çok daha ileri seviyede yakın bir işbirliğinin katkısı olduğunu değerlendiriyorum.”