TBMM Başkanı Kahraman'ın İlk Vukuatı Değilmiş

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) “Çanakkale Anması” etkinliği için düzenlenen tiyatro gösterisinde tbmm Başkanı İsmail Kahraman’ın talimatıyla kadın oyuncuların sahneye çıkmalarının engellendiği, oyunda projeksiyonla kullanılması planlanan atatürk görsellerinin sahne arkası yerine sahne kenarına yansıtılmasını istendiği iddia edilmişti. Bu iddianın ardından başta sanat dünyası olmak üzere toplumun büyük kesiminden TBMM Başkanı Kahraman’a tepki yağdı. Oyuncular Sendikası yayınladığı bir bildiri ile Kahraman’ı kınayıp istifaya davet ederken sosyal medya üzerinden de tepkilerin hedefi olan Kahraman’ın istifa etmesi için kampanya başlatıldı.

Ancak kadın oyuncuları ve Atatürk büstünü sahnede istememesi meclis Başkanı Kahraman’ın ilk vukuatı değil. Bir anda eleştiri oklarının hedefi olan Kahraman, daha önce de Atatürk, cumhuriyet ve laiklik üzerine sarf ettiği düşmanca ifadelerle haberlere konu olmuştu. Meclis’teki Atatürk resmini “Her yerde Atatürk resmi var gerek görmüyorum” diyerek kaldırmaya kalkan TBMM Başkanı Kahraman 30 ağustos zafer bayramı ile ilgili kutlama mesajında da Atatürk’e yer vermemişti. Bir dergiye verdiği röportajda 1923’e darbe diyen Kahraman, 1923-1950 arası yılları da ‘Türkiye’nin zaman kaybı’ olarak değerlendirmişti.

İşte TBMM Başkanı Kahraman’ın saymakla bitmeyecek vukuatlarından bazıları:

“HER YERDE ATATÜRK RESMİ VAR GEREK GÖRMÜYORUM”

CHP Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Tufan Köse’nin kulisteki tadilatlar sırasında kaldırılan Atatürk resminin ya da Meclis envanterinde bulunan başka bir Atatürk resminin geri asılmasını talep etmesi üzerine tbmm başkanı İsmail kahraman ile arasında tartışama yaşanmıştı.Temmuz 2017’de yaşanan olayda Kahraman Atatürk’ün resminin tekrar asılması talebini “Kaldırılan resim hediyelik eşyaların sergilendiği yerde. Meclis’in her yerinde Atatürk resmi var. O yere o resim konmayacak, gerek görmüyorum” diyerek reddetmiş bunun üzerine Kahraman ile Köse arasında tartışma yaşanmıştı.

1923’E ‘DARBE’ DEMİŞTİ

Meclis başkanı İsmail Kahraman 2 Eylül 2013’te Aksiyon dergisi'nde yayınlanan röportajında “Darbe olmaz diyor muydunuz?” sorusuna verdiği yanıt aynen şöyleydi; “Türkiye'de 1444 ile 1918 arasında 474 yılda 17 isyan hareketi oldu. Bir de cumhuriyet dönemi var. 1923'e ihtilal dedik, 1960, 71, 80, sonra postmodern darbe dedik. Bir de açığa çıkmamış olanlar, 1938 ile 2001 yılları arasında 16 tane darbe ve darbe teşebbüsü var. Yani dışarıdan görünenin çok daha ötesinde darbe var Türkiye'de”

CUMHURİYET’İ KURANLAR DİNSİZDİ

Vukuat saymakla bitmeyen TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın 2014’teki sözleri ise akıllara durgunluk verecek cinsten. Kahraman, 2014 yılında Eskişehir Birlik Vakfı’nın düzenlediği bir panele konuşmacı olarak katılan Kahraman, Atatürk ve cumhuriyeti kuran kadrolarla ilgili skandal sözler sarf ediyor. Cumhuriyet kadrolarına ‘dinsiz’ diyen Kahraman, konuşmasında şunları söylüyor: “Gelirken gördüm Hasan Polatkan Caddesi’nin adını değiştirmişler. Ne yapmışlar? Atatürk Bulvarı. Haa bugün matem günü ya. Atatürk öldü. Dünyanın hiçbir yerinde bir büyük adam öldü diye ağlanmaz. Bizim gibi gerici bir başka devlet yok. Her canlı ölümü tadacak. Vadesi geldi öldü. ‘O ölmez…’ E öldü. 76 senedir ölmüş adamı bırakmıyorlar. Cumhuriyet’i kuran kadro pozitivistti. Pozitivist nedir? Gördüğüne ve tuttuğuna inanır. Peki ayeti tutuyor muyum? Hayır… Vahiy gördüm mü? Hayır… Ayeti reddederler. Şimdiki tabiri ile olguculuk. Pozitivizm Cumhuriyet’i kuranların ideolojisi oldu, dinden uzaklaştılar”

ATATÜRK’SÜZ 30 AĞUSTOS MESAJLARI

TBMM Başkanı İsmail Kahraman 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlama mesajınlerında Atatürk ismini hiç kullanmadı. İşte TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın, Atatürk’süz 30 Ağustos mesajı;

“İstiklal Savaşı’nda kazandığımız zaferlerin sonuncusu, 30 Ağustos 1922 tarihinde yapılan Başkomutanlık Meydan Savaşı olmuştur. Böylece tarihimizin ‘Zaferler ayı’ tanımına uygun olarak elde edilen büyük zafer ile dünyadaki tüm mazlum milletlerin son kalesi ve umudu Anadolu’nun, ehl-i salibin egemenliği altına girmesinin önü kapatılmıştır. İslamiyet ile şereflendiğimiz günden itibaren Hakk’ı üstün tutmak ve adaleti dünyaya yaymak için mücadele veren aziz milletimiz, kazandığı zafer ile kendisini tasfiye etmek isteyen Batılı güçler karşısındaki 200 yıllık geri çekilişini de sona erdirmiştir.

Milletimiz, 95 yıl önceki emperyalist istilaya, örtülü bir şekilde 15 Temmuz 2016 tarihinde de maruz kalmıştır. İşbirlikçi FETÖ ihanet çetesinin hain girişimi, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere milletimizin gayreti, feragati, direnci ve dirayeti ile hedefine ulaşamadan ortadan kaldırılmıştır. Büyük zaferin 95’inci yıl dönümünü kutluyor, şanlı tarihimize altın bir levha gibi asılan zaferi kazanan ordumuzun başkomutanını, komutanlarını, Mehmetçiklerini, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.”

KAHRAMAN ATATÜRK DÖNEMİ İÇİN ‘ZAMAN KAYBI’ DEDİ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın isteğiyle TBMM Başkanı Kahraman, Türk Parlamenterler Birliği’nin ‘TPB Parlamento’ dergisine yaptığı açıklamada cumhuriyet dönemini eleştirmiş Atatürk dönemini Türkiye için ‘zaman kaybı’ olarak nitelemişti. Açıklamasında Türkiye’deki iki başlılığı giderici bir sisteme ihtiyaç olduğunu öne süren Kahraman, Atatürk dönemini suçlarken şu gerekçeleri gösterdi: ”İki başlılığın kalkmasını istemek esasında Türkiye’nin daha da ilerlemesini arzulamak demektir. İki başlılığı ortadan kaldırmadığınızda, koalisyonlara imkan verecek bir yapı oluşturduğunuzda Türkiye’nin ilerlemesi durur. Türkiye’de kalkınma ve hamle yapan yıllar hep iktidarda tek partinin olduğu yıllardır. Dikkat buyurun, tek partinin olduğu değil, partilerin olduğu fakat iktidarda tek partinin olduğu yıllar. Zira tek partinin olduğu 1923-1950 arasında Türkiye maalesef çok zaman kaybetmiştir. 1950’de gelen demokrasi havasıyla ve insan öncelikli politikalarla Türkiye kalkındı, gelişti.”

LAİKLİK YENİ ANAYASADA OLMAMALI

TBMM Başkanı İsmail Kahraman tepki çeken bir diğer ifadesi de “Laiklik yeni anayasada olmamalıdır” oldu. İslam Ülkeleri Akademisyen ve Yazarlar Birliği’nin (AY-BİR) Nisan 2016’da İstanbul’da düzenlediği “Yeni Türkiye Konferansları”nın altıncısında konuşan Kahraman, Türkiye’de mevcut darbe anayasasının değişmesi gerektiğini söyledi. “Yeni Anayasa önce insan demelidir” diyen Kahraman, 1982 Anayasası’nın herhangi bir yerinde “Allah” ifadesinin geçmediğini belirtti. Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama Anayasa inanca göre tasnif edildiğinde, bu 82 Anayasası da, 61 Anayasası da dindar anayasalardır. Neden? Resmi tatiller, Kurban Bayramı, Ramazan Bayramı’dır. Din dersleri mecburidir ve inanca dayalı bir yapısı vardır. Yani seküler değildir, dindar anayasadır. Laiklik tarifi de ona göre olmalıdır. Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır.”

‘YENİ VE DİNDAR BİR ANAYASA OLMALI’

Konuşmasında dünyada üç anayasada laiklik ilkesine yer verildiğini söyleyen TBMM Başkanı; bu ülkelerin Fransa, İrlanda ve Türkiye olduğunu belirtti. Türkiye’de laikliği isteyenin istediği gibi yorumladığını iddia eden Kahraman, “Böyle bir şey olmamalıdır. Dindar anayasa meselesinden anayasamızın kaçınmaması lazım. Dini olarak bahsetmesi lazım…Yeni ve dindar bir anayasa olmalı.” Konuşmasında Başkanlık Sistemi tartışmalarına da değinen Kahraman, kendisinin önce “yarı başkanlık” sisteminden yana olduğunu, sonra fikrini değiştirdiğini söyledi. Kahraman, “İki başlılık olduğu anda istikrar olmaz. İki şoförlü bir araba kazasız gidemez, mutlaka kaza yapar” dedi.

ATATÜRK’ÜN SÖZÜNÜ DAVETİYEDEN ÇIKARDI

TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın, milletvekillerine 15 Haziran 2016 da vereceği iftar yemeğine ilişkin hazırladığı davetiyede TBMM’nin kurumsal kimliğini temsil eden “TBMM Yaldızlı Eskiz” logosu kullanılmasına karşın, bu logoda yer alan Atatürk’ün “Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” sözlerine yer verilmedi.. Buna tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel konuyu soru önergesiyle Meclis’e taşımış, “Davetiyeler bilerek bu şekilde basılmış ise ‘Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir’ sözünün anlamı TBMM Başkanı olarak sizi rahatsız mı etmiştir?” diye sordu.