Türkiye’nin yöresel ürünlerini tek bir çatı altında sergileyen ilk ve tek fuar olan YÖREX, bu yıl ilk kez üretici firmalarla, ulusal market zincirlerini aynı masada buluşturdu. YÖREX’in ardından yöresel lezzetlerin tüm market raflarında daha yoğun yer alması bekleniyor. Üreticiler YÖREX’te otellerin satın alma müdürleriyle de bir araya gelecek“Sizin Oraların Nesi Meşhur?” sloganıyla 2009 yılında TOBB’un desteğiyle antalya ticaret borsası tarafından düzenlenmeye başlayan yöresel Ürünler fuarı (YÖREX) bugün 9’uncu kez kapılarını açtı.Antalya ANFAŞ Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuara 72 il ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden 485 kurum ve firma katıldı. 5 gün sürecek fuar boyunca çeşitli organizasyonlar düzenlenecek ve Türkiye’nin bütün yöresel ürünleri görücüye çıkacak.
Fuarı 200 bini aşkın kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.YÖREX’i çok önemsediklerini ve baştan beri destek verdiklerini söyleyen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, “Her ilin, her ilçenin yöresel lezzetleri, coğrafi işaretli ürünleri burada sergileniyor. YÖREX; coğrafi işaretli ürünlerin, hem Türkiye, hem de dünya ile buluşmasını sağlıyor. yÖrex aynı zamanda birlik ve beraberliğin simgesidir” dedi. “Raflarda hak ettiği yeri alacak”YÖREX fikrinin sahibi olan Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır’ın müthiş bir başarıya imza attığını belirten Hisarcıklıoğlu, geçtiğimiz yıllarda oda ve Borsalara çağrıda bulunarak “ilinizde, ilçenizde unutulan coğrafi işaretli ürünleri tescil ettirin” dediğini hatırlattı. Hisarcıklıoğlu, “Çok şükür bugün geldiğimiz noktada, coğrafi işaretli ürünlerin yüzde 40’ını, Oda-Borsalarımız tescil ettirdi. Tabii ki sadece yurtiçi tescille iş bitmiyor. Önemli olan, yurtdışında da tescil ettirmekte ve yurtdışı pazarına girmekte. Şu ana kadar 3 ürünümüz Avrupa’da tescillendi: Gaziantep Baklavası, Aydın İnciri ve Malatya Kayısısı. Bunu başaran odalarımızı tebrik ediyorum. Diğer ürünlerimizin AB nezdinde tescili için de, Brüksel ofisimizle, tobb - Oda - borsa camiası olarak çalışıyoruz. AB’de tescilli ürünlerin AB’deki perakende zincirlerin raflarında yer alması için hazırlık çalışmalarına başladık” diye konuştu.Coğrafi işaretli ürünlerin, üretimini, ticaretini, tüketimini ve denetimini artırmak gerektiğine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Ticaret Bakanlığımız, yöresel ürünlere yüzde 1 oranında raf ayrılmasını sağladı. Coğrafi işaretli ürünlerin perakende sektörünün raflarında hak ettiği yeri almasını sağlamamız gerekiyor. Bu kapsamda arkadaşlarıma, hazır önümüzde YÖREX varken, burada üreticilerle, perakendecileri bir araya getirelim dedim. Ülkemizdeki ulusal ve yerel zincir marketlerin yöneticilerini ve satın alma ekiplerini, turizmcileri ve otel yöneticilerini YÖREX’e davet ettik. Sağ olsunlar, hem perakendecilerimiz hem de turizmcilerimiz bizleri kırmadılar ve bugün buradalar. Perşembe günü perakendeciler, cuma günü de turizm-otelciler, coğrafi işaretli ürün üreticileri ve satıcılarıyla, ikili iş görüşmeleri yapacaklar” dedi. “Yöresel ürünler Antalya ile yurtdışına açılacak”Antalya Ticaret Borsası Başkanı ali Çandır da, yöresel ürünlerin pazar payının artması için üretici firmalar ile ulusal ve yerel market zincirleri temsilcilerini bu yıl ilk kez ikili görüşme masasına oturtacaklarını yineleyerek “Rifat Başkanın da altını çizdiği bu girişim ile otel satın alma müdürleriyle ile üretici firmalarımızı da bir araya getireceğiz. Ulusal marketlerle de yerel üretimcimizi bir araya getirip iş bağlantıları için zemin hazırlıyoruz. Böylece yöresel ürünlerimizin yurtdışına açılmasını yine turizm cenneti olan Antalya’dan başlayarak sağlamış olacağız” dedi.YÖREX’i düzenlerken başından beri iki temel amaçları olduğunu belirten Çandır, “Bunlardan ilki, yöresel ürünlerimizin hakkını ve hukukunu koruyarak ticaretini artırmak ve yüksek katma değer yaratmalarını sağlamak; ikincisi ise yöresiyle eşsizleşen bu ürünlerimize ticari değer kazandırarak ulusal ve uluslararası pazarda yayılmasını sağlamaktı” dedi. “Bugün geldiğimiz noktaya bunun önemli bir bölümünü gerçekleştirdik” diyen Çandır şöyle devam etti: “Şimdi devletimizden yöresel ürünlerimizin hakkının hukukunun korunması ve ticaretinin geliştirilmesi için bir enstitünün kurulması için destek bekliyoruz. İkinci beklentimiz ise coğrafi işaretli ürünlerimizin üretimi-depolaması-ambalajı-iç ve dış piyasada pazarlanması gibi konularda yine devletimizden teşvikler sunmasını talep ediyoruz. Yani devletimizden üreticiyi, ticaret erbabını ve ihracatçıyı daha fazla teşvik etmesini beklemekteyiz. Kısa sürede oluşan ilginin pozitif bir biçimde devam etmesi için bu iki beklentimizi öneri olarak sunuyoruz.”10 yıl önce yaklaşık 109 olan coğrafi işaretli ürün sayısının bugünlerde 370’i geçtiğine dikkat çeken Çandır, “400’ü aşkın ürünümüz de tescil beklemektedir. Oda ve borsalarımızca 500 civarındaki yöresel ürünümüz içinse çalışmalar devam ediyor” dedi. Önümüzdeki yıl YÖREX’i yurtdışına taşımak için emek harcayacaklarını belirten Çandır, “Yedi bölgemizde yöresel ürünler ve coğrafi işaretlerle ilgili faaliyetlerimizi yıl boyuna yayılmış etkinliklerle devam edeceğiz. Yapmayı planladığımız diğer bir faaliyet de YÖREX’i ürün odaklı ihtisaslaştırmak olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.
Fuarı 200 bini aşkın kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.YÖREX’i çok önemsediklerini ve baştan beri destek verdiklerini söyleyen Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, açılışta yaptığı konuşmada, “Her ilin, her ilçenin yöresel lezzetleri, coğrafi işaretli ürünleri burada sergileniyor. YÖREX; coğrafi işaretli ürünlerin, hem Türkiye, hem de dünya ile buluşmasını sağlıyor. yÖrex aynı zamanda birlik ve beraberliğin simgesidir” dedi. “Raflarda hak ettiği yeri alacak”YÖREX fikrinin sahibi olan Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır’ın müthiş bir başarıya imza attığını belirten Hisarcıklıoğlu, geçtiğimiz yıllarda oda ve Borsalara çağrıda bulunarak “ilinizde, ilçenizde unutulan coğrafi işaretli ürünleri tescil ettirin” dediğini hatırlattı. Hisarcıklıoğlu, “Çok şükür bugün geldiğimiz noktada, coğrafi işaretli ürünlerin yüzde 40’ını, Oda-Borsalarımız tescil ettirdi. Tabii ki sadece yurtiçi tescille iş bitmiyor. Önemli olan, yurtdışında da tescil ettirmekte ve yurtdışı pazarına girmekte. Şu ana kadar 3 ürünümüz Avrupa’da tescillendi: Gaziantep Baklavası, Aydın İnciri ve Malatya Kayısısı. Bunu başaran odalarımızı tebrik ediyorum. Diğer ürünlerimizin AB nezdinde tescili için de, Brüksel ofisimizle, tobb - Oda - borsa camiası olarak çalışıyoruz. AB’de tescilli ürünlerin AB’deki perakende zincirlerin raflarında yer alması için hazırlık çalışmalarına başladık” diye konuştu.Coğrafi işaretli ürünlerin, üretimini, ticaretini, tüketimini ve denetimini artırmak gerektiğine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Ticaret Bakanlığımız, yöresel ürünlere yüzde 1 oranında raf ayrılmasını sağladı. Coğrafi işaretli ürünlerin perakende sektörünün raflarında hak ettiği yeri almasını sağlamamız gerekiyor. Bu kapsamda arkadaşlarıma, hazır önümüzde YÖREX varken, burada üreticilerle, perakendecileri bir araya getirelim dedim. Ülkemizdeki ulusal ve yerel zincir marketlerin yöneticilerini ve satın alma ekiplerini, turizmcileri ve otel yöneticilerini YÖREX’e davet ettik. Sağ olsunlar, hem perakendecilerimiz hem de turizmcilerimiz bizleri kırmadılar ve bugün buradalar. Perşembe günü perakendeciler, cuma günü de turizm-otelciler, coğrafi işaretli ürün üreticileri ve satıcılarıyla, ikili iş görüşmeleri yapacaklar” dedi. “Yöresel ürünler Antalya ile yurtdışına açılacak”Antalya Ticaret Borsası Başkanı ali Çandır da, yöresel ürünlerin pazar payının artması için üretici firmalar ile ulusal ve yerel market zincirleri temsilcilerini bu yıl ilk kez ikili görüşme masasına oturtacaklarını yineleyerek “Rifat Başkanın da altını çizdiği bu girişim ile otel satın alma müdürleriyle ile üretici firmalarımızı da bir araya getireceğiz. Ulusal marketlerle de yerel üretimcimizi bir araya getirip iş bağlantıları için zemin hazırlıyoruz. Böylece yöresel ürünlerimizin yurtdışına açılmasını yine turizm cenneti olan Antalya’dan başlayarak sağlamış olacağız” dedi.YÖREX’i düzenlerken başından beri iki temel amaçları olduğunu belirten Çandır, “Bunlardan ilki, yöresel ürünlerimizin hakkını ve hukukunu koruyarak ticaretini artırmak ve yüksek katma değer yaratmalarını sağlamak; ikincisi ise yöresiyle eşsizleşen bu ürünlerimize ticari değer kazandırarak ulusal ve uluslararası pazarda yayılmasını sağlamaktı” dedi. “Bugün geldiğimiz noktaya bunun önemli bir bölümünü gerçekleştirdik” diyen Çandır şöyle devam etti: “Şimdi devletimizden yöresel ürünlerimizin hakkının hukukunun korunması ve ticaretinin geliştirilmesi için bir enstitünün kurulması için destek bekliyoruz. İkinci beklentimiz ise coğrafi işaretli ürünlerimizin üretimi-depolaması-ambalajı-iç ve dış piyasada pazarlanması gibi konularda yine devletimizden teşvikler sunmasını talep ediyoruz. Yani devletimizden üreticiyi, ticaret erbabını ve ihracatçıyı daha fazla teşvik etmesini beklemekteyiz. Kısa sürede oluşan ilginin pozitif bir biçimde devam etmesi için bu iki beklentimizi öneri olarak sunuyoruz.”10 yıl önce yaklaşık 109 olan coğrafi işaretli ürün sayısının bugünlerde 370’i geçtiğine dikkat çeken Çandır, “400’ü aşkın ürünümüz de tescil beklemektedir. Oda ve borsalarımızca 500 civarındaki yöresel ürünümüz içinse çalışmalar devam ediyor” dedi. Önümüzdeki yıl YÖREX’i yurtdışına taşımak için emek harcayacaklarını belirten Çandır, “Yedi bölgemizde yöresel ürünler ve coğrafi işaretlerle ilgili faaliyetlerimizi yıl boyuna yayılmış etkinliklerle devam edeceğiz. Yapmayı planladığımız diğer bir faaliyet de YÖREX’i ürün odaklı ihtisaslaştırmak olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.